Twitteri seviyorum. Özellikle profillerini kapamayan insanları.Birde herkesin herkesi tanıyor oluşunu. Bir arkadaşım aradı daha demin, yazılarımı 4 gözle bekleyen, yazdığımda anında okuyup bana ne düşündüğünü söyleyen. 'Firste' dedi. 'Senin yazından bir cümleyi kullanmış hiç tanımadığın biri' dedi.
İnanılmaz mutlu oldum. Hani sanki iz bırakmış gibi şu hayatta. Benim elde etmek istediğim başarılar, işte bu kadar basit aslında. İnsanların ruhuna seslenmek. Yazılarımda kendilerine ait bir şeyler bulmaları gülümsetiyor beni. Kim olursa olsun. Bu böyle. Yeri geliyor, yaşadıklarımın kıymetini bilmiyorum, yeri geliyor ilişkimi anlatıyorum. İyi ve kötü. Hepsi bir arada bende.
Neyse, sonra konuşmak istedim bu insanla. Klasik bir blogcu kafasına ulaşmış olabilirim bu konuda. Yazılarımı okuyanlar, yorum yapanlar, etkilenenler, sanki biz başka bir Dünyadayız da, paylaştığımız ortak sırlar var. Bir çoğu 'Aman kız yazıyor işte yaaaeee' diyip geçiyor. Ama işte olay yazmak değil sadece.
Evet konuşmak istedim kendisiyle. Neden o cümleyi özellikle seçtiğini, ne hissettiğini öğrenmek istedim. Bir şey yazınca onun sorumluluğunu da alıyorsunuz çünkü. Herkes okuyabilir, herkes kendinden parça bulabilir tabiki. Kim için hangi sıfata sahip olduğunuz önemli değil.
Ama o insan öyle biri çıktı ki, şaştım kaldım afalladım.
Ve 'bari' dedim, 'Bari yazımdan alınan cümle, tırnak işaretleri içinde paylaşılsaydı.'
Özellikle copy&past'i engellemiş olmama rağmen, bari buna biraz saygı duyulsaydı.
Madem birilerinin hayatındaki birilerini takip ediyoruz satır satır, bunu saygı çerçevesinde yapsaydık.
Aman önemli de değil, güldüm geçtim. Gururumda okşanmadı değil aslında. Teşekkürler :)
4 yorum:
merak ettim şimdi o kişiyi ben???
haydi söle söle söle :)
haydi söyleee onu nasıl yakaladığını...haydi söle onun ismi ne imiş...haydi söleeee...
merakımdan çatlayayım istiyorsun değil mi?? :)
Yorum Gönder