14 Aralık 2010 Salı

Yine olsa yine yaparım

Enteresan bir gündü bugun. Gune başlarken yazdım, gün biterkende yazmak istedim.Öyle ilginç bir yazı değil bu. Okumasanızda olur. Daha önceki yazılarımda dediğim gibi, siz okumasanızda ben yazmış olacağım hem.

Önce sınava girdim. 2 soru var, birine mal gibi baktım ne dio acaba die.  2. soruyuda bilmeme rağmen yanlış yapmışım zaten. Daha da karıştırın ama aklımızıki bildiklerimizide yapamayalım. Bu olsun. Sonra kalalım derslerden. Kına yakın. Bide boyunuzda uzasın. Artık o yaşta ne kadar uzarsa.
Neyse hoca soruları çözerken farkettimki o mal gibi baktığım soruyuda biliyorum. Kaç tane örnek çözmüşüm onla ilgili.Ama karıştırın bunu yapın. Garip garip sorunki soruları asla yapamayalım. Sonra 'Neden küfrediosun? Neden bu kadar sinirlisin?' He ben sizofrenim zaten. Kimse sinirlendirmiyor çünkü beni dimi? Ölçülen şey bilgimiz değilki, sinir sistemimiz he bide sabrımız. Ve anlaşılacağı üzere benim sinir sistemim çökmüş durumda, sabır konusunda ise taş olsam çatlardım.

Neyse ben bunları düşünürken, Hoca dediki; 'Hadi isimsiz olarak bu dersle ilgili ne düşündüğünüzü yazın'

Ama bunu bana demiyeceksin işte arkadaş. Dedimki, 'Nayysss işte benim vaktim geldi'
Aldım kağıdı yazdıkça yazıyorum. Milletin yalakalık için neler yazdığını tahmin ediorum, tahmin ettikçe giydiriorum. Tabiki saygı ve sevgi çerçevesinde. Ama küfretsem daha iyiydi sanırım.Hoca gördü kağıdımı.
'Sen baya bi dolmuşsun'. Dedim 'Hakkaten mi?' Demedim tabi, içimden geçirdim.LoL.
Neyse yazmamız yetmedi. Bide konuşalım dedi Hoca. Ama sen ne çok kaşınıosun. Boyle diolarki 'Firste susmasın, içine atmasın.Patlasın. Giydirsin. Saydırsın.'
İşte klasik hoca mantığı konuşuyor. Mezun olduğunuz zaman aldığınız eğitimin önemini anlayacaksınız,hem daha gerçek hayata atılmadınız, çalışmaya başlamadınız..
Bunu duyunca dedim 'Orda dur yeğen' Tabi bunuda içimden geçirdim. Ama dedimki;
'Hocam öyle diosunuzda, biz hayata çoktan atıldık, çoktan onun içindeyiz. Biz bu okulda öğrenci değil, para veren çalışanlarız.Çoktan iş hayatındayız.'
Evet bunu içimden geçirmedim. Dedim gerçekten. Bi yandan konuşurken yazdığım cümleleri kullanmamaya dikkat ediyorum. Neyse show yaptım yani bugun.

Ama hoca kaşındı. Üstüme üstüme geldi. Hayır olumsuz eleştiri kaldıramıyorsa, çoktan kaldım o dersten geçmiş olsun. Ama değerdi. Herşeye değerdi.

Sonra bitirme projem için( evet bu kız bitirmeye başlar), başka bi hocayla konuşmaya gittim. Hoca dediki 'Senin bu bölümde ne işin var, sen böle bi gazeteci, araştırmacı falan olurmuşun, kendini yazıyla ifade etmesini biliyosun, ve bunu nası yapman gerektiğinide biliosun. Neden burdasın, nasıl düştün buraya?'
Ve evet bunu sorduğuna pişman etmiş olabilirim hocayı. Ama neler anlattığımı yazmayacağım, nitekim yazarken ben  bile sıkılabilirim.

8Neyse rahatladım yani ben bugun baya. Yine olsa yine yaparım. Daha ağır da konuşurum üstüme çok gelinirse. Zira bu dönem, kendimde hata aramıorum, nitekim benden daha çok ders çalışabilcek insan evladı daha doğmadı.Öyle bişi yani. Çalışıosam, hemde çalışmaktan başka hiç bir şey yapmıosam, ve yinede olmuyorsa bazı şeyler. Kusura bakmayın. Dönüp kendinize bakın.Hiç umrum değilsiniz.
Nokta.

3 yorum:

Okan Türkeş dedi ki...

Her türlü eleştiriyi objektif bir biçimde değerlendiriyor kendisi. Buna lisans zamanlarımda ben de inanmazdım, ama çok kafa yoruluyor öğrencilerin sorunlarıyla. Hiç denk gelmedim, böyle bir şeyle karşılaşacağımı da düşünmüyorum ama her hocanın içinde öğrenciler gibi dile getiremediği düşünceler vardır kesinlikle.

Bir de bunun haricinde hiçkimsenin bile bile -en azından belli hocalara karşı- yalakalık yapacağını düşünmüyorum. Yapıyorsa da anında dikkati çekeceği için pek dikkate alınmaz.

FiRSTe dedi ki...

hiç bişiye inanasım gelmio,eğitimden insanlardan çok soğudum artık..:(

LimeLiMe dedi ki...

Aynısı bizim okulda da var, ne garip... mekan zaman farketmiyor :s