14 Temmuz 2011 Perşembe

Aldatılanlar

Aldatılanlar neden bu kadar korkar tekrar aldatılmaktan biliyor musun? Çünkü bilirler ne kadar çok acı çekeceklerini, affetseler bile o ilişkinin yüremeyeceğini. Zamanından önce kaybedeceklerdir sevdiklerini. Bunu en iyi aldatılanlar bilir.


Aldatılanlar neden bu kadar sinirlenir o telefon açılmadığında, geri dönülmediğinde ya da kapalı olduğunda biliyor musun? Çünkü daha önceden hep telefonları cevapsız kaldığında aldatılmışlardır. Bilirler.


Aldatılanlar neden bu kadar hislidirler biliyor musun? Çünkü onları içten içe uyaran ama zamanında asla dinlemedikleri iç seslerini dinlemeyi zor yoldan öğrenmişlerdir.


Aldatılanlar neden kolay kolay güvenemezler karşılarındakine biliyor musun? Çünkü bilirler yalan söylemenin nefes almak kadar kolay olduğunu.


Ve bilirler, eğer Dünya üstünde bir kişi bile bu kadar kolay yalan söyleyebiliyorsa, karşılarına çıkan her insan da o kadar kolay yalan söyleyebilir.


Evet herkes aynı değildir ve herkes birbirini farklı sever. İlişkiler aslında eşsizdir. Kendilerine has, kendilerine özgü. Ama güvensizlikler hep aynıdır. Bir kere yerleşti mi o korku, silinip atılamaz. Aldatılan olmadan, aldatılmayı anlamak zordur.


"Amaaaeeenn benden iyisini mi bulacak, aldatırsa aldatsın kendi kaybeder." ya da;


"Amaaeenn aldatılıyorsam da bilmiyim daha iyi, bilmediğim şey beni üzemez"   der hiç aldatılmamış olanlar. Ama aldatılanlar şüpheye düştüklerinde, hep zorlarlar, hep üstüne giderler şüphelerinin. Haksız çıkmak için yaparlar bunu. Kendilerine güvensizliklerinden değildir aldatılma korkusu. Aldatılmamış bir insan bilemez o duyguyu. Aldatılanlar bilirlerki, ilişkilerin hep o en mutlu anında, hiç bitmeyeceğine inandıkları noktada aldatılmışlardır.


Olgunlaştırır insanı aldatılmak, kendisiyle çelişmeyi öğrenir insan. Bir tarafı sonsuz güvenirken, bir tarafı içten içten fısıldar kulağına; "Ya yine aldatılıyorsa?". Ama yine de, bir kere aldatıldı diye, diğer ilişkilerinden bunun acısını çıkartmak istemezler eğer gerçekten seviyorlarsa. Tekrar tekrar aldatılsalar da, kaybetmezler inançlarını. Kaybetmek istemezler. Kaybederlerse hiç mutlu olamayacaklarını bilirler çünkü.İnançlarını kaybetmemek için saçmalarlar çokça.


Aldatılmamış bunun yüzünden acı çekmemiş insan anlayamaz bunları.


Hiç kimsenin bu yazıyı anlamaması dileğiyle..

4 yorum:

Astrea dedi ki...

Keşke anlattığın şeyi anlamayanlardan olsaydım. Ta içimde hissettim

eski dedi ki...

Bir önceki gibi, anlamamayı tercih ederdim, anladığım güne ve bir ömür anlıyo olacağım hayata lanet olsun. Zayıf ve ezik insanların, yanlız kalamama çılgınlığı yeteri kadar yordu beni, tekrarı olmaması dileğiyle.

TuTsİ dedi ki...

Diyorum ki bir de aldatılmadığı halde ki ihtimali bile yok öyle düşün.
Aldatılacağını düşünüp 1001 evham kuruntu için de yaşayan insanlar var bu alem de.En yakın dostları ile günlerce evirip çevirir mevzuyu elek eder de sevdiğinin dürüst olması ihtimalini düşünmez bile.
Neden ?
Çünkü..
İzlediği dizi,filmler okuduğu romanlar ve çevresin de yakın uzak olan insanların aldatma aldatılma olaylarına o kadar maruz kalmıştır ki içindeki sevgiyi yitirip yerine korku endişe yerleştirmiştir aklı selim olma ihtimali yoktur artık.
Birliktelik bitip gerçekler anlaşıldığın da o kelimeleri söyler sevdiğinin yanın da olması ihtimalini umarak.. Keşke aldatsaydı

firste dedi ki...

tabi benim anlatmaya çalıştığım paranoyaklık derecesinde bi durum değildi. Yalnızca bazen cok sacma olan triplerin bile o insan için bir anlam ifade edebileceğiydi. Çok teşekkür ederim yorumunuz ve zamanınız için.
Herkese ayrı ayrı teşekkür ederim